Bir Ramazan Bayramı'na daha ulaştık hamdolsun. Hepimizin bayramı bayram ola inşaallah. Mübarek Ramazanla manevi
kirlerinden arınan gönüllerin sevinç içinde kucaklaşma günü bugün. Evet
bayram kucaklaşma günü, bayram küslerin barışma günü, kimsesizlerin,
yetimlerin yüzünün güldürülmesinin gerektiği ulvî bir yardımlaşma günü.
Hayatımıza, insani ilişkilerimize yeni bir boyut kazandırma, her şey
adına tertemiz sayfalar açıp yeniden ve manevi anlamda yenilenerek hayat
yoluna daha doğru devam etmeye karar verme ve bu kararı uygulamaya
geçirme günü. Aslında idrak ettiğimiz her bayramda; iyilikte,
doğrulukta, maneviyatta bir önceki bayrama nazaran daha da ileri
buudlara ulaşmaya çalışmalı ve yeniden iç dünyamıza yönelip duygu ve
düşüncelerimizi Allah(c.c.) ve Resülü, Gönüller Sultanı Hz.
Muhammed(s.a.v) eksenli tazelemeliyiz. Zira Güzeller Güzeli Efendimiz,
mü'minlerin yaşadığı günlerin muhasebesini yapmalarını ve günden güne
daha da iyiye yönelmelerini teşvik etmiş ve "İki günü aynı olan ziyan
etti." buyurmuştur. Evet sevgili kardeşlerim, ne yazık ki ahir zamanın
dağdağalı günlerine kapılıp şayet geçirdiğimiz her bir günün
muhasebesini yapamıyorsak, hiç değilse bayram gecelerinde oturup,
başımızı ellerimiz arasına alıp düşünelim: "Nasıl bir yolda ilerliyoruz,
hayır hasenat adına defterimize neler yazdırabildik, iyiye doğruya
yönelme adına geçen bayramdan bu bayrama ne adımlar attık?". Bayram
gecelerinde diyorum çünkü bu tarz bir muhasebe insanı deruni bir
sessizliğe ve içe yönelişe sevk eder, bayram günleri ise neşe, sevinç ve
kucaklaşma günüdür. Gündüzleri etrafımıza neşe, sevinç nağmeleri
duyuralım, dargın gönülleri yeniden mamur eyleyelim, hoşnut edelim.
Allah katında çok mübarek ve değerli olan, ihya etmemiz gereken bayram
gecelerinde de ibadetimizin bir kısmında Rabbimize yönelişimiz adına ve
Sünnet-i Seniyye'ye ittiba etmek anlamında neredeyiz, nelerimiz eksik,
neler yapmalıyız bunları tefekkür edelim.
Ramazan Bayramı'nın mü'minler arasında çok önemli bir yeri de; bugün,
her gün tutulan orucun iftar vaktindeki sevinci gibi, bir ay boyunca
tutulan tüm oruçların toplu bir iftar sevincini ifade etmesidir. Bir ay
boyunca orucun ve dolayısıyla Ramazan'ın manevi füyuzatıyla gönlünü
yıkayıp, tertemiz eden mü'minin, sabır imtihanını geçerek manevi
sorumluluktan kurtulmanın sevincini yaşadığı gündür Ramazan Bayramı.
Ve hiç aklımızdan çıkarmamız gereken bir şey de, şu anda zülum altında
olan, zalimlerin eli altında inim inim inleyip feryat eden, hakkı hukuku
çiğnenen tüm dünyadaki ve hususan belirli bölgelerdeki müslüman
kardeşlerimizin kurtuluşu için ve feraha kavuşmaları için bu güzel günleri de bir fırsat addederek dua dua, her
şeyin sahibi olan Yüce Allah'a, Rabbimize yakarmaktır.
Son olarak sözü, Söz Sultanı'na havale edelim ve bakalım başımızın tacı
Efendimiz(S.a.v), o güzellerden güzel beyanıyla bayram hakkında neler
buyurmuş:
- "Arefe günü, kurban günü ve teşrik günleri biz Müslümanların bayramıdır. Bu günler yeme içme günleridir"(Ebu Davud,Savm:50; Tirmizi, Savm:59; Nesai, Menasik:195)
- Her vesile ile bizleri ibadete ve ahiret amellerine teşvik buyuran Peygamber Efendimiz Aleyhissalâtü Vesselam, yılın iki bayram gecesinde kalkıp ibadet etmeyi tavsiye ederlerdi. Bu gecelerde uyanık bulunmanın, kalbin uyanıklığına vesile olduğunu bildirirlerdi. Bunu bir hadis-i şeriflerinde şöyle ifade etmişlerdi: "Sevabını Allah'tan umarak iki bayram gecesinde kalkıp ibadet eden kimsenin kalbi, kalblerin öldüğü gün ölmez."(İbni Mâce, Sıyam:67)
- Sa'd bin Evs el-Ensârî anlatıyor: Resulullah Sallal-lahü Aleyhi Vesellem şöyle buyurmuştur.
Ramazan Bayramı sabahı melekler yollara dökülür ve şöyle seslenirler: "Ey Müslümanlar topluluğu! Keremi bol olan Rabbinizin rahmetine koşunuz. O, bol iyilik ve ihsanda bulunur. Sonra onlara bol bol mükâfatlar verilir. Siz gece ibadet etmekle emrolundunuz ve emri yerine getirdiniz. Gündüz oruç tutmakla emrolundunuz, orucu tuttunuz ve Rabbinize itaat ediniz, mükâfatınızı alınız.
Bayram namazını kıldıktan sonra bir münadi şöyle seslenir:
"Dikkat ediniz, müjde size! Rabbiniz sizi bağışladı, evlerinize doğru yola ermiş olarak dönünüz. Bayram günü mükâfat günüdür. Bugün semâ âleminde mükâfat günü olarak ilan edilir." (el-Tergîb ve't-Terhîb Trc. 2:332) - Ebû Hüreyre anlatıyor: Resulullah Resulullah Sallallahü Aleyhi Vesellem şöyle buyurmuştur: “Bayramınızı tekbir getirmek suretiyle süsleyiniz.”(el-Tergîb ve't-Terhîb Trc. 2:332)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder